Açmadım pencereyi.
İnce bir bahar esintisi eşliğinde
kesif bir ölü kedi kokusu burnumu gıdıklıyor.
Neredeyim ya?
burası niye olmak istediğim yer değil?
Her şeyin güzel olacağını ümit etmek mi?
Etmiyorum.
Doğru bildiğim yanlışlar yüzünden yerimde saydım.
Boş vakitlerimi de hep boşa saldım.
Düşünmekten,
sıkıntıdan,
kendime yetecek kadar yaralıyım.
sıkıntıdan,
kendime yetecek kadar yaralıyım.
Yüzüme karşı çatır çatır;
"senin yaran burada geçmez"
denecek,
denecek,
bir ülke
bir vilayet
bir vilayet
bir ilçe
bir semt
bir nahiye
bir belde
bir kasaba
bir köy
bir köy
bir mahalle
bir kaza
bir mezra
yok mu?
Papatya ekmeğin içinde
tulum peyniri yemeyeli
kim bilir kaç sene oldu?
tulum peyniri yemeyeli
kim bilir kaç sene oldu?
Kerem Ka.
22.05.2019