Takipte olduğum en iyi spor blogu


Manuş Baba - Onun bir sevdiği var


Bazen Manuş Baba klibi gibi yaşamalıyız diye düşünüyorum;
bir varoş mahalle, yıkık viran evler, terk edilmiş hurda araba ve elden düşme bir trençkot. Saçım sakalımsa birbirine karışık.. Ne görmeye ne de gösterişe ihtiyaç duymadan yaşayabilsek..


Anı

Yıllar önce bir arkadaşıma,
içinde hatırı sayılır şarkıların olduğu MP3 CD'si 
(Prodigy,
Overseer,
Asian Dub Foundation,
Pronobozo,
Cygnosic vs.) 
vermiştim.
O dönem için değerliydi.
Epey uzun bir süre CD'yi getirmedi.
Sormadım da..
Sonradan öğrendim ki, meğer bakkalın oğluna vermiş. 

Bir akşamüstü adı geçen bakkalda alışveriş yaparken,
oğlu; "abi nefis MP3'ler geçti elime" dedi.

Kopyalamak isteyeceğimi düşünüp CD'yi uzattı.

Ön yüzünü görünce,
 "O CD'den arşivimde var zaten kardeşim" diye cevap verdim.

Bozuldu, istemsizce kimden aldığını söylemek gereği hissetti. 

"Abi bana X abi verdi bu CD'yi, Mecidiyeköy'den almış" dedi.

Bozuntuya vermedim.

Aldıklarımın parasını da ödemeden çıkmışım.

Peşimden koştu, 

"Kerem abi yazdıracak mısın?"

CD'yi mi? 

"Yok abi aldıklarını" dedi...

Geri dönüp ödemeyi yaptım,

CD'yi de bir daha görmedim.


| Senin yaran burada geçmez |

Açmadım pencereyi.
İnce bir bahar esintisi eşliğinde
kesif bir ölü kedi kokusu burnumu gıdıklıyor.

Neredeyim ya?
burası niye olmak istediğim yer değil?

Her şeyin güzel olacağını ümit etmek mi?
Etmiyorum.

Doğru bildiğim yanlışlar yüzünden yerimde saydım.
Boş vakitlerimi de hep boşa saldım.

Düşünmekten,
sıkıntıdan,
 kendime yetecek kadar yaralıyım.

Yüzüme karşı çatır çatır;
"senin yaran burada geçmez"
denecek,
bir ülke
bir vilayet
bir ilçe
bir semt
bir nahiye
bir belde
bir kasaba
bir köy
bir mahalle
bir kaza
bir mezra
yok mu?

Papatya ekmeğin içinde
tulum peyniri yemeyeli
kim bilir kaç sene oldu?

Kerem Ka.
22.05.2019